Ekrem İmamoğlu'nun suç örgütüne yönelik başlayan soruşturmada "suç örgütü üyesi olmak" ve "ihaleye fesat karıştırmak" suçu kapsamında gözaltına alınan ve tutuklanan isimlerden bir tanesi olan reklam şirketi sahibi Avukat Orçun Muhittin Yılmaz da itirafçı oldu. Yılmaz, ifadesinde yurt dışına firar eden Emrah Bağdatlı'nın İBB Medya AŞ Yönetim Kurulu Başkanı Murat Ongun'un kara kutusu olduğunu söyledi. Bağdatlı'nın yurt dışına Murat Ongun'un talimatıyla firar ettiğini dile getiren Yılmaz, "Emrah Bağdatlı bana, 'Ben Murat Ongun'un hem kardeşi hem kasasıyım, parasını ve ailesini bile emanet ettiği, en güvendiği kişiyim.' diye söyledi. Kurultay sürecinde Ankara'da Murat Ongun'la beraber günlerce kaldılar." dedi.
Yılmaz, Emrah Bağdatlı'yla 2020 yılında tanıştığını dile getirerek "Önceki yaşantısını bilmiyorum ama tanıştığımızda son derece lüks ve şatafatlı bir hayat yaşıyordu. Hemen herkese para ile hava atmayı, yaşantısını anlatmayı ve fotoğrafla göstermeyi seviyordu. Pahalı saat koleksiyonu vardı. En pahalı otellerde tatiller yapar, son model arabalar kullanırdı. Ortamlarda ve bana, lüks tatil ve harcamalarını ballandırarak anlatırdı. Çok büyük bir kumar bağımlısıydı. Yurt dışına ve Kıbrıs'a sık sık kumar oynamaya gider ve çok büyük meblağlarla kumar oynardı. On-line kumar, bahis, casino, at yarışı aklınıza ne gelirse oynardı. Yemek yerken bile elindeki telefonundan kumar ve bahis oynardı." ifadesini kullandı.
Hep "ben onun adamıyım" derdi
Bağdatlı'nın kendisine, Ongun'la uzun yıllara dayanan ağabey - kardeş ötesi bir ilişkisi olduğunu söylediğini ve bunu da övünerek anlattığını aktaran Yılmaz, "İkisi, Acarkent'te lüks villaların olduğu bölgede komşu olarak oturuyorlardı. Tüm tatillere beraber giderlerdi. Her yerde kendini, 'Ben Murat Ongun'un adamıyım, ona bağlı çalışıyorum.' diye tanıtırdı. Onun emriyle sosyal medya mecralarının yönetimi, yine aynı zamanda internet ve basın işlerinin yönetim işlerini yürüttüğünü söylerdi. İstanbul ve Bodrum'da beraber kullandıkları iki tane lüks yatları vardı. Ailecek beraber kullanırlar ve tatil yaparlardı." diye konuştu.
Yılmaz ifadesini şöyle sürdürdü: "Taksim'de Soho diye özel bir kulüpleri var. Herkesin üye olamadığını, kendisinin de kurucu üye olduğunu anlattı. Ankara'da yapılan Özgür Özel'in kazandığı, CHP'nin son kurultayında da Emrah Bağdatlı, Murat Ongun'la beraber Ankara'da günlerce kaldılar. Bana bu süreçte Ankara'yı iyi bildiğimden gidebilecekleri restoranları sormuşlardı. Ongun, Bağdatlı'yı yanından hiç ayırmazdı. Bağdatlı, Ongun'un söylediği her şeyi emir kabul eder ve ağabeyi, patronu gibi yapar, yerine getirirdi.
Emrah Bağdatlı, özellikle iki üç duble alkol içtikten sonra çok fazla şey anlatırdı. Ağzı da çok gevşekti. Onun ve Bağdatlı'nın ortak bir atları vardı. Bağdatlı, yurt içinden ve yurt dışında değeri milyonlar olan başka yarış atları aldığını da anlatırdı. Yanımızda atları almasını sağlayan ve bakımını yapan kişilerle devamlı konuşmalar yapardı. Ben bu atlarda da Ongun ile ortak olduklarını düşünüyorum. Çünkü Ongun'a bizim yanımızda telefonda bu atlarla ilgili bilgiler aktarmışlığı vardır. Yurt dışından büyük bir at çiftliği alacağını, orada şirket kurup at yetiştiriciliği yapmak istediğini söylerdi.
Pavyonda rüşvet: 4 imza lazım dediler
CHP'nin şaibeli kurultay davasında ifade veren Erzurum delegesi Yusuf Gögerkaya, Özel'in kazanabilmesi için pavyonda rüşvet teklif edildiğini dile getirmişti. Göğerkaya ifadesinde, "Erzurum il başkanı bizi pavyona götürdü. İl Başkanı beni dışarı çağırdı, 'Bize 4 imza daha lazım.' dedi. Çıkardı bize, pavyonun önünde, bazılarımıza bin dolar bazılarımıza bin 500 dolar verdi. Ben bu parayı aldım, cebime koydum. Bu parayı bize verirken 'Kurultay günü Özgür Özel'e oy verin, fotoğraflarını çekin, bana yollayın.' dedi. Kurultay günü seçim kabinine girdik, Özel'e oy verdik, fotoğrafını da yolladık."
Partinin Bursa delegesi Serda Tandoğan Kuru da 'tanık' sıfatıyla verdiği ifadede rüşveti açıkça anlatmıştı. Kuru, Nilüfer Belediye Başkanı Şadi Özdemir'in kendisine, delegeleri Özel'e oy vermeye ikna etmesi için para teklif ettiğini söyledi. Kuru, 'Özgür Özel'in desteklenmesi karşılığında siyasi mahiyette rüşvet olarak Bursa İl Başkanı Nihat Yeşiltaş'ın oğlu olan Ozan Hasret Yeşiltaş'ın kurultaydan bir gün önce İstanbul Büyükşehir Belediyesi Kültür AŞ'de Kültürel Etkinlikler Şube Müdürlüğü'nde işe başlatıldığını da biliyorum.' ifadelerini kullanmıştı.