Yeni Şafak gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hüseyin Likoğlu bugünkü yazısında, Selahattin Demirtaş'ın açıklaması üzerinden, asker kökenli CHP'li bir milletvekilinin 15 Temmuz darbesini önceden CHP yönetimine bildirdiğini yazdı:
"Terörsüz Türkiye sürecinde olağanüstü günler yaşıyoruz. Yarım asırlık terör belasının geride bırakılması için çok büyük gayretler sarf ediliyor. Bu 50 yıllık süre zarfında terörün bitirilmesi için zaman zaman adımlar atıldı, ancak netice alınamadı.
MHP lideri Devlet Bahçeli’nin cesur çıkışı ve ön açıcı söylemiyle başlayan yeni süreç, sadece Terörsüz Türkiye değil, terörsüz bölge konusunda da hızlı ilerliyor. Biri hariç Meclis’te temsil edilen partilerin katıldığı bir komisyon oluşturuldu. Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu için en zor aşama şüphesiz İmralı ile görüşme yapılıp yapılmayacağı idi ve bu zorluk geride bırakıldı.
Terör meselesinin TBMM’de ele alınması gerektiğini en çok savunan CHP, İmralı sürecinde ipe un serdi. CHP, “Cumhur İttifakı’nda bir çatlak oluştururum” kurnazlığıyla İmralı’ya gidilmesi konusu üzerinden tuzak kurdu; ancak amacına ulaşamadı.
CHP TERÖRÜN BİTİRİLME İHTİMALİNDEN ENDİŞE EDİYOR
CHP, terörün bitirilme ihtimalinden her ne hikmetse çok endişe ediyor. Çözüm sürecinde de CHP aynı yaklaşımı sergilemişti. “Dersim’de analar ağlamadı mı?..” diyerek sürece karşı çıkmıştı. CHP’nin İmralı tutumundan sonra şöyle bir geriye bakıp, “Acaba Özgür Özel çözüm sürecinde neler söyledi” dedim, bambaşka bir durumla karşılaştım.
Özgür Özel, 2016 Mayıs ayında Selahattin Demirtaş için “Adalardan, dağlardan talimat alanlar, İmralı ile Kandil arasında gidip gelenler” ifadelerini kullanmış. Özel’in bu ifadeleri niye kullandığını merak edip bakayım dedim; meğerse Demirtaş, CHP’nin açık yarasına tuz basmış!..
Kısaca hatırlayalım; 7 Haziran 2015 seçimlerinden sonra muhalefet, “Nasılsa AK Parti tek başına iktidarını kaybetti. O halde dokunulmazlıklar kaldırılsın” meydan okumasında bulunmuştu. Kendilerince AK Partilileri yargılayacaklardı. 1 Kasım seçimleri sonrasında AK Parti yine ezici çoğunlukla seçimleri kazandı, ama muhalefet geri vites yapmayı içine sindiremedi.
2016 Mart’ında başlayan süreç bir Anayasa değişikliğiyle neticelenmiş, Anayasa’ya eklenen geçici bir maddeyle o dönem Meclis’te fezlekesi bulunan bütün vekillerin dokunulmazlıkları kaldırılmıştı.
Dokunulmazlıkların kaldırılmasını öngören Anayasa değişikliğine karşı çıkan HDP, CHP’nin değişikliği desteklemesini de eleştiriyordu. CHP’nin “Evet” diyeceğini ilan etmesi dönemin HDP Eş Başkanı Selahattin Demirtaş’ı kızdırmıştı. Öfkesine yenik düşen Demirtaş, CHP’nin çok önemli bir sırrını ifşa etmişti.
İKİ AY ÖNCESİNDEN DARBE GİRİŞİMİNDEN HABERDAR MIYDI?
İşte Özgür Özel’i kızdıran Demirtaş’ın açıklamaları: “Şunu çok net söyleyeyim. Dokunulmazlıklarla ilgili Sayın Kılıçdaroğlu'nun Genelkurmay'dan dolaylı olarak brifing aldığını duydum. Bu bir dedikodu da olabilir, bilemiyorum. Fakat bunu gerçekten güçlü kaynaklardan duydum. Evet, hatta eski asker kökenli bir CHP milletvekili aracılığıyla iletildiği söylendi. Kendisi karargâha çağrılmış, kendisine brifing verilmiş ve Kılıçdaroğlu'na iletmesi istenmiş.”
Demirtaş doğru söylüyordu, lakin nereden duyduğunu söylemiyordu. O halde biz de nereden duyduğunu hatırlatalım ve Özgür Özel’e bir soru soralım...
HDP heyeti, CHP grubunu ziyaret ediyor oylama öncesi. CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel’in de bulunduğu buluşmada, HDP’liler dokunulmazlıkların kaldırılmasını öngören Anayasa değişikliğine destek verilmemesini, CHP’nin genel başkanı dahil olmak üzere muhalefet vekillerinin dokunulmazlığının kaldırılması durumunda Tayyip Erdoğan’ın herkesi tutuklatacağını iddia ederek, CHP’nin “Hayır” demesi gerektiğini dile getiriyorlar.
Bunun üzerine, kimi iddialara göre CHP’nin asker kökenli vekili Dursun Çiçek toplantıya çağrılarak, kimi iddialara göre ona atıfta bulunarak ve “Siz hiç merak etmeyin, TSK ile görüştük, Tayyip Erdoğan’ın bu yasayı uygulamaya fırsatı olmayacak, iktidardan gidecek” denilerek HDP’liler gönderildi.
Bu konuşmaların üzerinden 2 ay geçmeden 15 Temmuz darbe girişimi gerçekleşti. FETÖ başarılı olsaydı, CHP’lilerin dediği gibi o Anayasa değişikliğinin gereği yapılamayacaktı. Şimdi soruyoruz; Özgür Özel, 15 Temmuz’u mayıs ayında biliyor muydu?"
