İstanbul’da bir otelde basın toplantısı düzenleyen Tekin, göreve geldikleri günden bu yana süreci şeffaf yürüttüklerini vurgulayarak, CHP Genel Merkezi’nin “çift başlılık” eleştirilerine yanıt verdi.
Tekin, CHP İstanbul İl Başkanlığının yönetiminde herhangi bir ikilik olmadığını savunarak, “Karar defteri kimde? Biz karar defterini seçim kurulundan alıyoruz. O zaman çift başlılık nerede? Hani bir deyim vardır ya; ‘Mühür kimdeyse Süleyman odur.’” ifadelerini kullandı.
Tartışmalı İstanbul İl Kongresi ve delegelere yönelik iddiaların yargı tarafından değerlendirilerek 15 ay sonra tedbir kararı alındığını hatırlatan Tekin, davayı açan 46 kişinin de CHP’li ve bir bölümünün “değişimci” olarak bilinen isimler olduğunu söyledi. Kendilerinin mahkeme tarafından tarafsız görüldüğü için geçici yönetim listesine yazıldığını belirten Tekin, listedeki iki kişinin psikolojik baskı nedeniyle ayrıldığını, kalan üç kişiyle göreve devam ettiklerini aktardı.
Kendilerine yönelik hakaret ve iftiralara rağmen barışçıl bir tutum sergilediklerini söyleyen Tekin, partiye zarar verecek hiçbir adımın içinde olmadıklarını dile getirdi. Dosyanın içeriğiyle ilgili ne CHP Genel Merkezi’nin ne de medyanın ciddi şekilde ilgilenmediğini öne süren Tekin, “Eğer iftiraysa hep birlikte mücadele edelim. Dosyada suç unsuru varsa da partinin kurumsal kimliği zarar görmesin diye gereğini yapalım. Ama bu konuda bir uzlaşı yolu bulamadık.” dedi.
CHP İstanbul İl Başkanlığı binasına yapılan ve sosyal medyada tepki çeken “dışkılı” protestoya ilişkin suç duyurusunda bulunduklarını hatırlatan Tekin, soruşturma tamamlandığında ayrıntılı bilgi vereceğini söyledi. Partinin geleneklerini canlandırmak istediklerini belirten Tekin, özellikle hakkında soruşturma bulunan parti üyelerinin sürecin selameti açısından üyeliklerini askıya almalarının gerekliliğini vurguladı.
