Bir kölenin torunu: Ella Baker

0
Bir kölenin torunu: Ella Baker
Ella Baker (d. 1903 ö. 1986) yarım asır insan hakları savunuculuğu yapmış Virginia doğumlu bir kadın. Beyaz faşist bir grup 1910’da Norfolk’ta çalıştığı tersaneye saldırınca Ella Baker’in babası, ailesini Kuzey Karolina’ya götürmeye karar verdi. Küçük Ella henüz yedi yaşındaydı. Ella’nın büyükannesi Josephine “Bet” Ross ABD’nin güneyindeki kölelerden biriydi.

Ella, büyüdüğünde Genç Zenciler Kooperatif Birliği’nde görev aldı. Siyahîler arasında irtibat ağları ve ekonomik gücün geliştirilmesi için çabaladı. 1930’larda küçük, kendi içinde birbirine bağlı cemiyetler kurup ABD genelinde konferanslar düzenlendi. Daha sonra bu kooperatifin “ulusal direktör”ü oldu. İş Geliştirme Dairesi Başkanlığı’nda emek tarihi ve Afrika dersleri verdi. 1930’larda İtalya’nın Etiyopya’yı işgalini protesto etti. 

Harlem Kütüphanesi’nde imzası var

Harlem Kütüphanesi’nde Zenci Tarih Kulübü kurulsun diye elini taşın altına soktu. Kütüphanede, konferans ve küçük toplantılara katılıp kendi insanının derdini, telaşlarını dinledi. Ülkedeki diğer aktivistler onu hayranlıkla seyretti. Nitekim Ella Baker, Sivil Haklar Hareketi’ndeki birçok kadına örnek olduğu gibi, erkeklerin de hayretle seyrettiği bir şahsiyet oluvermişti. Amerika, bir kadının tarih yazdığını seyretti.

Örgütlenme sayesinde, sağlık ve fırsat eşitliği istendi

Akademisyen-aktivist John Henrik Clarke ile arkadaş oldu. Pauli Murray’ı derinden etkiledi. Murray, insanî hakların savunucusu iyi bir yazar ve avukat oldu. Ella, 1938’de Siyahî İnsanların Gelişmesi İçin Ulusal Birlik’de (National Association for the Advancement of Coloured People – NAACP) sekreter oldu.

Bu örgüt, 1948’de dönemin başkanı Harry Truman’ı kendi kürsüsüne çıkarttı. NAACP’den ilk konuşma yapan devlet başkanı Truman oldu. Burada siyahîlere reva görülen muameleler yumuşatıldı. “Sağlık, fırsat eşitliği” gibi meselelerde zencilere hak tanındı.

Bir köle olan nine, Ella Baker’i,Ella ise Afroamerikanları değiştirdi. 1965’te ABD Başkanı Lyndon Johnson, “Her ırk, renk ve geçmişten gelen Amerikalı, birbiriyle aynı haktadır. Bu olana kadar yolumuzdan sapmayacağız.” dedi ve Sivil Haklar Yasası’nı (Oy Hakkı Yasası) imzaladı. Siyahiler kağıt üzerinde “eşitliğe” ilk adımı attı. 

Oğuz Can Şahin

 

Yorum Yazın