Yeni Şafak gazetesi yazarı Kadir Üstün bugünkü "MAGA’da Epstein çatlağı" başlıklı yazısında, yüzyılın çocuk istismarı davası olan Epstein dosyasını açmak vaadinden bulunun ABD Başkanı Trump'un geri adım atmasına tepki gösterenleri yazdı:
"MAGA (Amerika’yı Tekrar Büyük Yap) hareketinin önde gelen isimleri, Amerikan Adalet Bakanlığı’nın Epstein raporu sonrasında adeta Trump yönetimine kazan kaldırmış durumda. Başkan Trump’ın seçim zaferinde kritik rol oynayan en önemli komplo teorilerinden biri, Jeffrey Epstein’in elinde olduğu iddia edilen elit müşteri listesindeki isimlerle ilgiliydi. 2019’da tutuklanması sonrasında hücresinde intihar ettiği açıklanan Epstein’in elinde reşit olmayan kızların pazarlandığı bir müşteri listesi bulunduğu ve içinde çok ünlü isimlerin olduğu iddia ediliyordu. Trumpçı aktivistler, bu listede Demokrat ünlülerin bulunduğunu söyleyerek siyasi rakiplerini pedofiliyle suçlamış ve bu komplo teorisi 2024 seçim kampanyasındaki kültür savaşları bağlamında Trump kampanyası lehine son derece etkili olmuştu. Trump, Epstein davasıyla ilgili detayları açıklamayı vadetmişti ancak Adalet Bakanlığı’nın geçen hafta bunu yapmayacağını açıklaması, Başkan’ın tabanında adeta bir ayaklanma başlattı.
İNTİHAR MI SUİKAST MI?
Jeffrey Epstein Wall Street’te finansçı olarak çalıştıktan sonra kendi yatırım firmasını kurarak zengin ve etkili isimlerle yakın ilişkiler geliştirdi. Aralarında Bill Clinton, Prens Andrew, Donald Trump, Elon Musk, Bill Gates, Alan Dershowitz, Chris Tucker ve Kevin Spacey gibi yüksek profilli birçok iş adamı, siyasetçi ve ünlüyle yakın ilişkisi olan Epstein, sosyete partileri ve sosyal etkinliklerle isim yapmış biriydi. Epstein’in ilişki ağındaki zengin ve nüfuzlu bazı isimlere reşit olmayan kızları temin ettiği iddiaları, hapiste ölü bulunmasının intihar olmadığı şeklindeki komplo teorilerini güçlendirdi. İlişki ağındaki isimlerin bazıları sadece Epstein’le tanışık olmalarıyla gündeme gelirken bazıları ise doğrudan suçlamalara maruz kaldı.
2008 yılında çocuk yaştaki kızlarla fuhuş suçlamasını kabul edip itirafçı olarak 13 ay hapis yatan ancak anlaşması gereği federal kovuşturmadan kaçınan Epstein, 2019 yılında reşit olmayan kız çocuklarının insan ticareti ve seks amaçlı istismarından tutuklanmış ve dava mahkeme aşamasına gelmeden hücresinde ölü bulunmuştu. Temmuz 2019’da intihar girişiminde bulunduğu için gözlem altında tutulan Epstein’in ağustostaki intihar girişiminden önce intihar gözetiminde çıkarılmış olması spekülasyonların artmasına neden oldu. İki gardiyanın rutin kontrolleri yapmaması, kameraların bozuk olduğu veya Epstein’in hücresini göstermediği spekülasyonları, gardiyanların uyuyakaldıklarını itiraf edip güvenlik kayıtlarını uydurduklarını kabul etmeleri gibi detaylar şüpheleri artırdı. Otopsisinde boynundaki kırıkların boğulmayla daha uyumlu olduğu şeklindeki bilgiler de Epstein’in elit isimlerle ilgili çok şey bildiği için öldürüldüğü teorisini güçlendirdi. Adalet Bakanlığı’nın birçok iç soruşturmasına rağmen kamuoyuna doyurucu bir açıklama yapılmadı ve komplo teorilerinin iyice güçlenmesinin önüne geçilemedi.
MAGA’CILARIN İSYANI
MAGA içindeki Kash Patel, Dan Bongino, JD Vance ve Laura Loomer gibi figürler Epstein’in elinde bir müşteri listesi olduğu ve öldürülmesiyle bu bilgilerin karartıldığı iddialarını gündeme getirdi. Trumpçı siyasetin mevcut elitlere karşı son derece etkin biçimde yürüttüğü kampanyada Demokrat elitlerin pedofili de dahil olmak üzere her tür kirli işin içinde olduğu teması işlendi. Sosyal medyada viral olan ‘Epstein kendini öldürmedi’ gibi içerikler MAGA tabanını motive etmekte kullanıldı. Trump’ın iktidara geldiğinde Epstein dosyalarını açıklayarak elitleri ifşa edeceği beklentileri o kadar arttı ki, geçen hafta Adalet Bakanlığı ve FBI’ın Epstein dosyasının kapandığını ilan etmesi MAGA tabanında tam bir çatırdama yarattı. En Trumpçı isimlerin bile bu açıklamaya karşı çıkarak Adalet Bakanı Pam Bondy’nin istifasını istemeleri, Trump’ı Epstein dosyasının abartıldığı şeklinde açıklama yapmak zorunda bıraktı.
Trumpçı siyasetin seçimler öncesinde adeta tepe tepe kullandığı komplo teorilerinden biri bugünlerde Başkan Trump’ın başına bela olmuş görünüyor. Elon Musk, Tucker Carlson, Laura Loomer gibi isimlerin Epstein dosyalarının açıklanması gerektiği yönündeki baskıları sonrasında Trump bazı MAGA’cıların çok ileri gittiğini ve onların desteğine de artık ihtiyacı olmadığını söyleyerek sertleşme yolunda gitti. Kampanya döneminde ‘elitlerde pedofili’ ve ‘suikast örtbası’ gibi sisteme güvensizlik temaları üzerinden siyaset yapan MAGA’cılar, dosyaların açıklanmamasını derin devletin marifeti olarak lanse ederek kendilerinin ise çocuk istismarına karşı mücadele verdiklerini savunuyorlardı. Trump’ın Epstein meselesini geçiştirmeye çalışan açıklamaları sonrasında da yatışmayan bu kitle, MAGA içerisinde önemli bir çatlağın oluştuğunu gösterdi.
Epstein dosyaları açıklanmayınca komplo teorilerinin şiddeti de arttı ve Epstein’in aslında bir İsrail ajanı olduğu ve Amerika’nın nüfuzlu isimlerine şantaj yapmakla görevli olduğu iddiaları da MAGA’cılar arasında revaç bulmaya başladı. Trump’ın İsrail’in zoruyla İran’a saldırmasından rahatsız olan MAGA kitlesinin bu teorinin yayılmasında etkili olduğu açık. Trump’ın en son geçirdiği bütçedeki büyük harcama kalemleri, Elon Musk’ı kaybetmesinin ötesinde mali disiplin isteyen ekonomik muhafazakâr kitle arasında da rahatsızlığı artırmış durumda. Mali disiplinden vazgeçen ekonomik politikalar, İsrail’in çıkarı için İran’la savaşın eşiğine gelinmesi ve Epstein dosyalarının açıklanmaması MAGA içinde önemli bir çatlak oluşturdu. Bu çatlağın kalıcı bir ayrışmaya dönüşeceğini söylemek için henüz erken ancak MAGA koalisyonunda problemli bir dönemin habercisi olduğu söylenebilir."