Bakan Güler, sürecin sürdürülebilirliği için başta Suriye olmak üzere örgütün bulunduğu tüm bölgelerde faaliyetlerini sonlandırmasının zorunlu olduğunu söyledi.
Güler, YPG/SDG’nin uluslararası aktörler tarafından “jeopolitik bir aparat” olarak kullanılmaya çalışıldığına dikkat çekerek bunun yalnızca Suriye için değil, Türkiye’nin milli güvenliği açısından da doğrudan tehdit oluşturduğunu ifade etti. Örgütün kendi içinden gelen silah bırakma çağrılarına kulak vererek merkezi yönetime entegrasyon sürecini geciktirmeden tamamlaması gerektiğini belirtti. Türkiye’nin Suriye ve Irak’la bu konuda yakın iş birliği yürüttüğünü kaydeden Bakan Güler, “Ülkemiz, hangi isim altında olursa olsun güvenliğimizi ve bölgedeki huzuru tehlikeye atacak hiçbir terör yapılanmasının devamına izin vermeyecektir” dedi.
Sunumunun geniş bölümünde Türkiye’nin güvenlik mimarisine ilişkin değerlendirmelerde bulunan Güler, sınır güvenliğinin bugün pek çok NATO ülkesine model olduğunu söyledi. Yüksek teknolojili güvenlik kuşağının Mehmetçik’in sahadaki etkinliğiyle birleştiğini belirten Bakan, yasa dışı geçişlerin, kaçakçılık faaliyetlerinin ve terör sızmalarının büyük ölçüde engellendiğini aktardı.
Türkiye’nin NATO içindeki konumuna da değinen Güler, savunma harcamalarında yüzde 2 eşiğinin aşıldığını, hedefin yüzde 5 olduğunu belirterek, 2026 NATO Zirvesi’nin Ankara’da yapılacak olmasının ittifak nezdindeki güvenilirliğin göstergesi olduğunu ifade etti. Ege, Doğu Akdeniz, Suriye, Libya ve Somali hattında yürütülen politikanın “bütüncül ve stratejik bir inisiyatif” oluşturduğunu dile getirdi.
Karadeniz’de Montrö’nün titizlikle uygulandığını vurgulayan Güler, mayın tehdidi ve deniz güvenliğine ilişkin Türkiye’nin hem ulusal hem çok uluslu girişimlerle aktif sorumluluk üstlendiğini söyledi. Bulgaristan ve Romanya ile oluşturulan Mayın Karşı Tedbirleri Görev Grubu’nun çalışmalarının sürdüğünü belirten Bakan, son dönemde Türkiye’nin münhasır ekonomik bölgesine yönelik tehditlerde gerekli ikazların yapıldığını da hatırlattı. “Türkiye, Karadeniz’de denge, istikrar ve barışın kilit aktörüdür” ifadelerini kullandı.


