Hikmet Çetin: Bahçeli'ye CHP-MHP koalisyonunun çok başarılı olacağını ima ettim

0
Hikmet Çetin: Bahçeli'ye CHP-MHP koalisyonunun çok başarılı olacağını ima ettim
CHP'nin eski genel başkanlarından Hikmet Çetin verdiği röportajda MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'yle yaptığı görüşmeyi anlattı.

Şaibeli CHP kurultayın iptaline yönelik açılan dava öncesi MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'yle görüşen CHP'nin eski genel başkanlarından Hikmet Çetin, T24 haber sitesinden Cansu Çamlıbel'in görüşmeye dair sorularını cevapladı:

"-Dikkatimi çekti sözlerinizde hep Özgür Özel vurgusu var. Halbuki aslında çok yakın bir zamana kadar halen CHP’nin cumhurbaşkanı adayı olan Ekrem Bey'in ismi öne daha çok çıkıyordu. Kemal Kılıçdaroğlu’nun temel itirazlarından birinin de tam buna olduğunu biliyoruz, İmamoğlu’nun öne çıkartılmasına. Şimdi Özgür Özel bu mücadelede daha önde görünüyor. Yani aslında iktidar 19 Mart sürecinde Ekrem İmamoğlu’nu pasifize etmeyi bir ölçüde başardı diyebilir miyiz?

Ben Cumhurbaşkanı’nın Ekrem'i kesinlikle bırakmayacağım tahmin ediyorum.

-Bu kadar eminsiniz buna yani. Tam da bunun için, Ekrem İmamoğlu’nun tutuksuz yargılanmasını sağlamak için Devlet Bahçeli’ye gittiniz. Keza akabinde Bahçeli’nin talimatıyla Feti Yıldız ile de görüşmeniz oldu. Bu iki haftaya yayılan iki görüşmenin arasında ise malum CHP İstanbul İl Başkanlığı’na kayyım atandı, kayyım polis zoruyla binaya sokuldu. Siz de bu arada Feti Yıldız ile görüşmenizde İmamoğlu ve diğer tutuklu belediye başkanlarının tutuksuz yargılanması konusunda hakiki bir sinyal alamadınız herhâlde, ki bugün “Ben Cumhurbaşkanı’nın Ekrem'i kesinlikle bırakmayacağım tahmin ediyorum” diyorsunuz.

Fethi Yıldız başından beri tutuklu yargılamalara karşı ve bunu hep söyledi. Ve bizim görüşmemizde de kendisinin tahmininin duruşmalar başladığında bu işin çözüleceği yönünde olduğunu söyledi.

-Bu sizin yorumunuz mu, yoksa tam olarak böyle bir cümle kurdu mu? 

Böyle bir cümle kurdu. 

-“Mahkeme başladığında bu işin çözüleceğine inanıyorum” dediyse “bu iş” diyerek kastettiği şeyin tutuksuz yargılama olduğuna eminsiniz…

Şimdi tabii, ben tekrar görüşeceğim kendisiyle. Bir daha gideceğim ziyaretine.

-Siz MHP ile bu temasları CHP Genel Merkezi ve Özgür Özel ile koordine ederek mi gerçekleştiriyorsunuz? Onların açıklamalarından ben bu görüşmelerin daha ziyade sizin kendi inisiyatifiniz olduğunu anlıyorum. Ama bir yandan Silivri’de mutat olarak ziyaret ettiğiniz Ekrem İmamoğlu’nun size bu konuda ön almanız için ricada bulunduğu yazıldı çizildi.

Genel Başkan’ın haberi vardı. Ben hepsine haber vererek yaptım.

“Devlet Bahçeli’yle de Feti Yıldız’la da yeniden görüşeceğim”

-Hem Devlet Bey hem Feti Bey tarafından devlet adabına uygun biçimde ağırlandığınızı izledik. Sonrasında sizin yaptığınız açıklamalara da bir tepki gelmedi o taraftan. Ama bugün bu sürecin ardından “Ben Cumhurbaşkanı’nın Ekrem'i kesinlikle bırakmayacağım tahmin ediyorum” cümlesini kuruyorsunuz. Zaten çıkan mahkeme kararları ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bizzat yaptığı açıklamalar da bu süreçlerde bir yumuşama beklenmemesi gerektiğini açıkça ortaya koyuyor. O halde soru şu; Devlet Bey'in ve MHP'nin aslında sandığımız kadar ağırlığı yok muymuş sistem içerisinde?

Ben olduğunu sanıyorum. Onun için bir daha görüşeceğim. Hem Devlet Bey'le hem Fethi Bey'le bir daha görüşeceğim.

-Sandığınız ölçekte bir ağırlığı varsa da şu anda o ağırlığı Tayyip Erdoğan lehine kullanmayı tercih ediyor gibi gözüküyor. Bakın daha iki gün önce iktidarın sembol medyası Sabah gazetesine bir söyleşi verdi ve Erdoğan’ın görevinin 2028’den sonra da devam etmesi gerektiğini söyledi. Bu şu açıdan önemli; normalde Erdoğan bir kez daha aday olamıyor seçim normal tarihi olan 2028’de yapıldığında. Demek ki Bahçeli işin Erdoğan’ın yeniden aday olabileceği şekilde kurgulanması için elinden gelen her şeyi yapacak. Yani Bahçeli açık ve net olarak Cumhurbaşkanı Erdoğan ile yol yürümeye devam etmek istiyor.

Devam etmek istiyor, evet.

“Bahçeli’ye Alparslan Türkeş ile bir sohbetimi anlattım”

‘O dönemde bir CHP-MHP koalisyonu kurulabilseydi 12 Eylül olmazdı’ demişti, ben de aynı kanaatteyim” -O halde karşımızda şöyle bir tablo yok mu? Devlet Bahçeli hürmetinden dolayı sizinle görüşüyor, sizin söylediklerinizi ‘yarı onaylar’ jest ve mimiklerle dinliyor. Yani bir bakıma CHP’nin ‘hırçın’ bulduğu tavrını yumuşatmaya çalışıyor ama öte yandan da Erdoğan ve hükümetinin Türkiye’yi geren bu süreçlerde izlediği metotlara gerçek bir fren koymayı da düşünmüyor. Açıkçası bendeki izlenim bu.

Şimdi Sayın Bahçeli’ye bir anımı anlattım. 12 Eylül'de Alparslan Türkeş’i gözaltına aldılar, sonra bıraktılar. Yıllar sonra ben bir gün Ankara Oran’da yürüyüş yaparken kendisiyle karşılaştım. Arkasında beş altı kişiyle, korumalarıyla o da yürüyordu. Türkeş o kısa sohbette bana şöyle dedi: “Eğer 12 Eylül’den önce CHP ile MHP koalisyon yapsaydı, sokaklarda anarşi biterdi ve 12 Eylül olmayabilirdi.” Sonra bana “Siz ne düşünüyordunuz?” diye sordu. Ben dedim ki: “Ben de o sırada kesinlikle böyle düşünüyordum. Vedat Dalokay ile birlikte Cumhuriyet Halk Partisi – MHP koalisyonunun çok şeyi halledeceğini düşünüyordum. Bence de bu yapılabilseydi 12 Eylül de olmayabilirdi.” Sonra ülkücülerin o dönem yaptığı bazı şeyleri eleştirince Türkeş “Her şeyi kontrol edebildiğinizi sanıyorsunuz. Oysa bazı şeyleri ben de kontrol edemedim. Beni de aştılar” dedi.

-Hangi olaylara atıfta bulunarak söyledi bunu Alparslan Türkeş?

Bahçelievler katliamına, 7 TİP’linin öldürülmesine.

“Ben bugün CHP-MHP koalisyonun çok başarılı olacağına inanıyorum, Bahçeli’ye de bunu ima ettim”

-Peki siz Alparslan Türkeş ile yıllar önce aranızda geçen bu sohbeti bugünün konjonktüründe MHP lideri Devlet Bahçeli’ye neden anlatma gereği duydunuz?

Ben hala bugün bile CHP ile MHP'nin koalisyonu çok başarılı olacağına inanıyorum.

-Yani bunu doğrudan söylemediniz Bahçeli’ye ama Türkeş sohbeti üzerinden bunu demeye getirdiniz. Doğru mu anlıyorum?

Onu demeye getirdim, evet.

“Devlet Bey sadece dinledi”

-Ama Devlet Bey bu konuda bir şey söylemedi size.

Söylemedi, dinledi sadece."

Yorum Yazın