Ekrem İmamoğlu maskeli balosu bitiyor

0
Ekrem İmamoğlu maskeli balosu bitiyor
"Büyük ihtimalle "Ekrem Başkan" dönemi tarihe "Maskeli Balo" dönemi olarak geçecek. Ortada eser yok, hizmet yok ama "Rüşvet, irtikap, ihaleye fesat karıştırmak" gibi onlarca iddia var. Geriye dönülüp bakıldığında eski CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu'nun deyimiyle "İstanbul'dan müteahhit kafalı biri geldi, geçti" denecek, o kadar..."

Sabah gazetesi yazarı Mahmut Övür bugünkü köşesinde, Ekrem İmamoğlu suç örgütüne yönelik operasyonlarda tutuklananların bir bir itirafçı olmasıyla Ekrem İmamoğlu'nun maskeli balosunun biteceğini yazdı:

"Beylikdüzü döneminden beri kapsama alanıma giren İmamoğlu'nun son 5-6 yılını yakından izledim. İBB ve CHP'ye "paralel bir yapı" kurduğunu, FETÖ vari bir yöntem izlediğini, "paranın izi sürülürse" sadece A Takımı'nda yer alan Fatih Keleş, Ertan Yıldız, Tuncay Yılmaz ve Ali Nuhoğlu gibi çok sayıda ismin nasıl zenginleştiklerinin ortaya çıkacağını yazıp durdum.

Doğrusu o günlerde bu tablo karşısında yargının neden harekete geçmediğine de şaşırmıştım. Şaşkınlığımı ilettiğim bir dostum "Yargı yarına bırakır ama yanına bırakmaz" demişti. Öyle de oldu... Bugün ortaya çıkan belgeler, bilgiler, itiraflar bu sözün gereğinin yapıldığını gösterdi. Şu an etkin pişmanlıktan yararlananların sayısı 30'u aştı. Her biri bambaşka bir skandalı ortaya serdi. Toplamında ise ortaya İstanbul'a nasıl "çöküldüğü"nün fotoğrafı çıktı.
Süreç henüz bitmedi ama son itirafçı Adem Soytekin'in söyledikleri o çok itiraz edilen "örgüt"ü tam anlamıyla deşifre etti. Soytekin, İmamoğlu'nun en yakın adamı CHP Milletvekili Turan Taşkın Özer'in bürosuna İmamoğlu'nun avukatı Mehmet Pehlivan tarafından çağrıldığını belirtiyor ve şöyle diyordu: "Akşam ofise gittiğimde Fatih Keleş, Tuncay Yılmaz, Turan Taşkın Özer, Murat Gülibrahimoğlu'nu temsilen İbrahim Bülbüllü (firari), Hüseyin Köksal olarak bizler vardık. Avukat grubu olarak Mehmet Pehlivan, O.B., Y.B. bulunmaktaydı."
Bu isimleri oteldeki "bantlama"dan hatırlıyorsunuz. "Örgüt"ün çekirdek kadrosu bunlar. Kendilerine yönelik operasyon için bir araya gelmiş ve ne yapılacağını konuşmuşlar. Savunma hakkının kutsallığını ileri sürenler, Soytekin'in şu sözlerine kulak versinler:
"Turan Taşkın Özer, el koymaların bir operasyonun başlangıcı olduğunu, operasyon yapılması halinde kime hangi avukatın gideceğini ve gözaltı yapılması halinde verilecek ifadeyi anlattı. Mehmet Pehlivan bana dönerek, 'Yurtdışına çıkmak istiyorsan sen de çık git. Emrah Bağdatlı'yı Murat Ongun gönderdi, rahatladı, sen de gitmek istiyorsan gidebilirsin' dedi. Yurtdışı yasağım olduğunu söyledim. Mehmet Pehlivan bana, 'Emrah'ı gönderdiğimiz şekilde seni de Edirne üzerinden çıkarttırırız' dedi."
Şu sözleri de "örgütü" yönetenlerin ne kadar pervasız olduğuna işaretti:

"Bu toplantıda Mehmet Pehlivan, operasyonun Medya AŞ özelinde olduğunu, Ekrem İmamoğlu'nu gözaltına alamayacaklarını söyledi. Bu şahısların yapmış olduğu tüm kurgu, İmamoğlu'nun gözaltından sonra tutuklanmayacağı senaryosu üzerine kurulmuştu. İmamoğlu'nun tutuklanınca senaryoları bozuldu."

Gerçeği daha o zaman gören A Takımı'nın bazı üyeleri öyle korkuya kapılmışlar ki aralarında tartışma yaşanmış: "Fatih Keleş ve Tuncay Yılmaz, 'Bu Cumhurbaşkanlığı adaylığı nereden çıktı? Sefasını Ekrem İmamoğlu sürecek, tasası bize mi düştü?' serzenişinde bulundu. Herkesin evini boşaltması gerektiği söylendiğinde Keleş, 'Evimde bir sürü şey var, ne yapacağım şimdi?' dedi. Yılmaz, 'Evimde para var, ben ne yapacağım?' dedi. Toplantıda herkes kendi derdine düşmüştü, ben de dâhil."

Adem Soytekin, sıvacılıktan İBB'nin olanaklarıyla milyonlara ulaşan ve bire bir İmamoğlu ile görüşen bir isim. Beylikdüzü-İBB hattının önemli tanıklarından Soytekin'in "İstanbul'a Çökme" ile ilgili söyleyecekleri ilkinden çok daha sarsıcı olacak. "Maskeli Balo"nun bitişi için de Fatih Keleş'i beklemeye gerek kalmayacak."

 

Yorum Yazın