Birinci Dünya Savaşı sonrası Almanya, Versay Antlaşması'nın getirdiği ağır yükler, ekonomik kriz ve toplumsal huzursuzluklarla sarsılıyordu. Bu durum, radikal fikirlerin ve yeni siyasi hareketlerin güçlenmesine yol açtı. Nazi Partisi ve lideri Adolf Hitler, bu ortamda hızla yükselerek popülerlik kazandı. Hitler, Almanya'nın tekrar güçlü bir ülke olabilmesi için halkı harekete geçirmeyi ve iktidarı zorla ele geçirmeyi hedefliyordu.
Birahane Darbesi'nin ilk aşaması
8 Kasım 1923'te Hitler ve yandaşları, Münih'teki bir birahanede Bavyera hükümetinin liderlerini toplantı sırasında rehin alarak bir darbe başlattı. Amacı, bu liderleri zorla kendi yanında yer almaya ve Berlin’e yürüyecek büyük bir halk ayaklanmasını başlatmaya zorlamaktı. Ancak beklenen destek gelmedi ve darbe planı hızla kontrolden çıktı.
Başarısızlık ve sonuçları
Birahane Darbesi, ertesi gün sokak çatışmaları sırasında dağıtıldı. Hitler ve Nazi Partisi'nin önde gelen isimlerinden bazıları tutuklandı. Hitler, bu olay sonrasında hapse mahkum edilerek Landsberg Hapishanesi'nde yattı. Hapishane süresi boyunca ünlü eseri Mein Kampf(Kavgam)'ı kaleme aldı ve bu dönemde fikirlerini daha da pekiştirdi.
Hitler'in dönüşü
Her ne kadar Birahane Darbesi başarısızlıkla sonuçlansa da, Adolf Hitler bu girişimi, Nazilerin liderliğini pekiştirmek ve Almanya'daki radikal sağ hareketin simgesi haline gelmek için bir fırsat olarak kullandı. Yargılama sürecinde kamuoyunda konuşma yapma fırsatı bulan Hitler, kendini vatansever bir lider olarak tanıttı ve Alman halkının desteğini kazandı. Bu süreç, Hitler’in siyasi stratejisini değiştirmesine ve 1933'te yasal yollardan iktidarı ele geçirmesine zemin hazırladı.