Balzac: Bir Yaşam Öyküsü

0
Balzac: Bir Yaşam Öyküsü
Stefan Zweig, meşhur eseri Balzac – Bir Yaşam Öyküsü’nde Fransız romancının hayatını anlatırken, sadece biyografik teferruatlara değil, karakterin iç dünyasına da derinlemesine nüfuz etmeye çalışıyor.

Zweig, Balzac'ın hayatına dair kalem oynatırken onun sadece hayatına yavan bir şekilde eğilmek yerine, onun ruhuna, eserlerine ve o süreçteki ruhi gelgitleri de resmetmeye çalışıyor.

Eseri, Zweig’ın aynı üslubu kullandığı Üç Usta: Balzac-Dickens-Dostoyevski adlı kitaptaki yaklaşımın bir uzantısı olarak görebiliriz.

Zweig, Balzac’a olan hayranlığını ve bu işe harcadığı planlı emeği hem mektuplarında hem kısa notlarında dile getirir. 1939’da, otuz yıllık birikimi ve Balzac’a beslediği çığ gibi bir hayranlıkla başladığı çalışmaya sürgün yıllarında emek vermiştir. 

Zweig, Balzac’ı borç batağı içinde debelenen, hususi hayatında başarısızlıkla sonuçlanan aşk arayışları içinde olan; gece yazarlığıyla masa başlarında dirseklerini çürüterek sağlığını tüketen, sürekli üretim baskısı altında yaşayan bir “içsel seyyah” olarak sunar.

Balzac'ın icat ettiği “İnsanlık Komedyası”, çevresindeki toplumsal değişimleri sentezleyerek gerçekçilik edebiyatının önünü açmıştır. Bu cihanşümul portre Zweig tarafından titizlikle analiz edilmiştir.

Zweig’ın bu biyografisi, Balzac’ı sadece yazar olarak değil, bir insan, toplum gözlemcisi, bir hayalperest, aşık ve ibda edici bir ruh olarak ele alır.

Yorum Yazın