Salih Mirzabeyoğlu (Salih İzzet Erdiş), 10 Mayıs 1950 yılında Erzincan'da dünyaya geldi. İlkokulu 1926 yılında Eskişehir'de bulunan Fatih İlkokulu'nda, ortaokul eğitimini ise 1968 yılında Atatürk Lisesi'nde tamamladı. Daha sonra İstanbul Üniversitesi'nde hukuk bölümüne girdi ancak okulu yarıda bıraktı.
Yürüyen Büyük Doğu
Üstad Necip Fazıl’ın Büyük Doğu dünya görüşüne nisbetle “Yürüyen Büyük Doğu”yu inşa eden Salih Mirzabeyoğlu, İbda fikriyatı sebebiyle 28 Şubat sürecinde DGM tarafından ömür boyu hapis cezasıyla mahkûm edildi. 16 yıl cezaevinde kalan İbda Mimarı Mirzabeyoğlu, yeniden yargılandıktan sonra 2 Mart 2016 yılında beraat etti. Bu süre zarfında fikir damıtmaya devam etti.
Mütefekkir Salih Mirzabeyoğlu, 68 yaşındayken telegram suikasti sonucu geçirdiği beyin kanaması sebebiyle Yalova Devlet Hastanesi'nde tedavi altına alındı. Beyin ölümü 7 Mayıs 2018 tarihinde gerçekleşen Mirzabeyoğlu, İstanbul'daki Dr. Siyami Ersek Göğüs Kalp ve Damar Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne nakledildi ve 16 Mayıs 2018 tarihinde bu dünyaya veda etti.
Müslümanlara yeni soluk veren dergi: Gölge
1 Kasım 1975’te Türkiye’de İslâmcı mücadelenin ilk kavga dergisi Gölge, “Murad edilenin Gölge’si kabul edilebilirsek buradayız, hedefimiz aslı gibi olmaktır.” niyetiyle çıkıyor. Kumandan, Gölge ile birlikte yazılarını “Salih Mirzabeyoğlu” ismiyle yazmaya başlarken hâkim fikre mensup olan Müslümanların mahkûm tavırdan kurtulmasının tohumları bu dergiyle atılıyor.
Ve Akıncı Güç
İslâmcı mücadelenin ilk kavga dergisi Gölge, “Murad edilenin Gölge’si kabul edilebilirsek buradayız, hedefimiz aslı gibi olmaktır.” ifâdesiyle 1 Kasım 1975’te Türkiye’de çıkıyor. İbda Mimarı, Gölge ile birlikte yazılarını “Salih Mirzabeyoğlu” ismiyle yazmaya başlarken hâkim fikre mensup olan Müslümanların mahkûm tavırdan kurtulmasının tohumları bu dergiyle atılıyor. Akıncı Güç kendi döneminin en büyük tirajlı dergilerinden biri hâline geliyor. Akıncı Güç kadrosu, Büyük Doğu Mimarı Necip Fazıl’ın dikkatini celbediyor. Böylece, Sokrat-Eflatun ilişkisinin bir benzeri vuku buluyor…
Müjdelerin Müjdesi
Akıncı Güç dergisinin ilk sayısı Salih Mirzabeyoğlu’ndan habersiz bir şekilde Üstad Necip Fazıl’a ulaştırılır. Üstad, Akıncı Güç kadrosunu “Müjdelerin Müjdesi” diyerek karşılar ve 10 Haziran 1979 tarihinde Ortadoğu gazetesinde yayınlanan yazıda şunları söyler: “Gece yatağıma uzanıp dergilerini açtığım zaman ne görsem iyi? Bir baştan öbür başa Büyük Doğu idealinin destanı... (...) 15 yıllık oluşunun harcı içinde alın terim, hummalı nefesim ve olanca kımıldama gücüm yatan ‘Millî Türk Talebe Birliği’nin nihayet ölü kalıplar içinde donduruluşu, tek ümit hâlinde yöneldiğim Ülkücü gençliğin de ruh adalelerine büyük vecd ve tefekkür cereyanını vermeye henüz fırsat bulunmayışı önünde, bu, en beklenmedik yerden kendi kendisine yükselen ses, bana müjdelerin müjdesini getirdi: Onlar benim ardımdan gelmeyecek, ben onların arkasından koşacağım!” Bu yazının ardından 16 Haziran 1979’da Salih Mirzabeyoğlu ile Üstad Necip Fazıl, Üstad’ın Erenköy’deki köşkünde buluşurlar ve vefatına kadar hiç ayrılmazlar. Üstad’ın o dönem çıkardığı ‘Rapor’ların 7. sayısından 12. sayısına kadar kapağında bulunan “Necip Fazıl ve Yeni Dostları” ifadesindeki “Yeni Dostlar” Akıncı Güç kadrosudur. Ayrıca bahsi geçen eserde Salih Mirzabeyoğlu ve Necip Fazıl’ın münasebeti hakkında işâretler bulunur.